XV. MİLLİ TÜRK ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ KONGRE KİTABI

    ABSTRAKTLAR, BÖLÜM 6: OMUZ VE HUMERUS SORUNLARI

    << | Ýçindekiler | >>

    HUMERUS CİSİM KIRIKLARINDA İNTRAMEDÜLLER ÇİVİ UYGULAMALARIMIZ


    Hüseyin DEMİRÖRS
    Özel Fatih Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kl.

    M. Ataç KARAKAŞ
    A.Ü.T.F. Ortopedi ve Travmatoloji A.B.D. - EL Cerrahisi B.D.

    Sheriff ALİ
    A.Ü.T.F. Ortopedi ve Travmatoloji A.B.D. - EL Cerrahisi B.D.

    Sinan ADIYAMAN
    A.Ü.T.F. Ortopedi ve Travmatoloji A.B.D. - EL Cerrahisi B.D.

    Humerus cisim kırıklarının tedavisi için günümüze kadar yayınlanmış çalışmalarda konservatif tedavi sonuçlarının cerrahi tedavi sonuçlarına göre daha yüz güldürücü olduğu bildirilmektedir(4). Enfeksiyon, psödoartroz, radiyal sinir paralizisi gibi ameliyat sonrası oluşabilecek komplikasyonlar birçok ortopedisti konservatif tedaviye yöneltmektedir(4,6). Cerrahi tedavi edilecek olan hastalarda kliniğimizde önceleri rutin olarak AO kompresyon plakları kullanılırken, son yıllarda seçilmiş olgularda kilitli intramedüller çivi uygulamaya başladık. Bu çalışmamız, bu eni cerrahi tedavinin sonuçlarını değerlendirmek amacıyla yapılmıştır.

    Materyal Metod

    Nisan 1994-Ocak 1996 tarihleri arasında kliniğimizde 16 hastaya kilitli intramedüller çivi uygulanmıştır. Bu uygulamalar 14 hastada humerus cisim kırığı, 1 hastada psödoartroz, 1 hastada refraktür nedeniyle yapılmıştır. Hastaların 10'u erkek, 6'sı bayandır. 9 sağ ve 7 sol humerus tedavi edilmiş olup, takip süresi ortalama 16.7 aydır.

    Humerus kırıklı 14 hastanın 4'ü multipl travmalı, 3'ü tip II açık kırıklı, 3'ü redükte olmayan kısa oblik ya da transvers kırığı olan, 4'ü konservatif tedavinin başarısız olduğu hastalardı. Humerus cisim kırığı nedeniyle başka bir klinikte cerrahi tedavi gören bir hasta hipertrofik psödoartroz tanısı ile kliniğimize kabul edilmiş, kilitli intramedüller çivi uygulanmıştır. Psödoartroz nedeniyle kliniğimizde intramedüller fibula ile psödo tamiri uygulanan diğer hastamız travmatik refraktür nedeni ile ameliyat edilmiştir.

    16 hastanın 15'inde çivi anterograd, 1'inde retrograd yerleştirilmiştir. 4 hastada kapalı redüksiyon sağlanamadığı için kırık hattı açılmak zorunda kalınmıştır.

    Ameliyat sonrası tüm hastalarda Velpau bandajı uygulandı. Tekrar kırık olan hasta hariç tüm hastalara ameliyat sonrası 48 saatte omuz slingine geçilerek tolore edebildikleri pandüler hareketler, aktif ve pasif omuz ve dirsek hareketleri başladı.

    Tekrar kırık olan hasta 3 hafta boyunca Velpau bandajı ile tesbit edildi.

    Sonuçlar

    Olguların tümünde tam kemik kaynama elde edildi. Ortalama kaynama süresi 12.1 haftadır (8-24 hafta). Hastalarımızın hiçbirisinde enfeksiyon tespit edilmedi.

    Hipertrotik psödoartroz riedeniyle ameliyat edilen olguda retrograd olarak medüller devamlılık sağlandıktan sonra kilitli intramedüller çivi uygulanmış, psödo hattı açılıp graftleme yapılmamıştır.

    Yenden kırık sebebiyle ameliyat edilen hastanın kırık hattı açıldıktan sonra plak ve vidalar çıkartılıp, intramedüller fibula temizlenmiş, medüller devamlılık sağlandıktan sonra anterograd çivi yerleştirilip, yeniden kırık hattı otojen spongioz kemik grefti ile greftlenmiştir. Bu hastada distal kilitlemede sorun çıkmış, humerusa posteriordan kortikal pencere açılarak delik görüldükten sonra pullu vida ile tek korteks olarak intrameddüller çivi kilitlenmiştir.

    Hiçbir hastamızda Ameliyat öncesi radial sinir paralizisi yokken ameliyat sonrası 1 hastada (%6.25) paralizi görüldü. Bu hastamızda kapalı redüksiyon sağlanamadığı için kırık hattı açılmıştı. Ancak bu hastanın paralizisi ameliyattan 3.5 ay sonra spontan geri döndü.

    Serimizdeki hiçbir hastada omuz ve dirsek eklemlerinde hareket kısıtlılığı tespit edilmedi, ancak 6 hastada (%37.5) abduksiyon esnasında omuz ağrısı mevcuttu.

    Tartışma

    Humerus kırıklarında kilitli intramedüller çivi endikasyonları; patolojik kırıklar, ileri derecede osteopenik kaynamama, çok parçalı humerus kırıkları, açık kırıklar, kemik kayıplı kırıklar, damarsinir onarımı da gerektiren' humerus kırıkları konservatif tedavinin başarısız olduğu diafiz kırıkları şeklinde özetlenebilir(7).

    Kapalı teknikle yapılan tedavilerde kaynama süresi daha kısa, morbidite daha düşüktür(2). Bu metodun avantajları; çivinin kırık bölgesine uzaktan yerleştirilmesi, fragmanları ve kırık uçlarını devitalize etme olasılığının olmaması, anatomik redüksiyon gerekliliğinin olmaması olarak sıralanabilir(1) (Şekil 1 , Şekil 2 , Şekil 3 ).

    Kliniğimizde humerus kırıklarının cerrahi tedavisi açık redüksiyon ve AO plakları ile internal fiksasyon olarak yapılmaktaydı(3). Halen de radial sinir eksplorasyonu gerektiren kırıklarda (Holestein-Lewis kırığı gibi) tercih edilmektedir. Ancak her radial sinir paralizisi olan humerus kırıklı olguda yalnız bu nedenle cerrahi girişim uygulanması gerekliliğine de katılmıyoruz. Bunların çoğunun kendiliğinden düzeldiği birçok yayında bildirilmiştir(5).

    Açık redüksionda disseksiyonun genişliği ve bu genişliğine rehabilitasyona ters etkisi radiyal sinirin lokalizasyonu bizi seçilmiş olgularda reamerize edilmeden kullanılan kilitli intramedüller çivilere yönlendirdi. Hastaların ameliyat sonrası 24 saatte omuz ve dirsek hareketlerine başlayabiliyor olmaları, sonuçlardaki kaynama miktarı, cilt sorunlarının olmaması, psödoartroz tedavisindeki etkinliği, radial sinirden uzak kalınması kilitli intramedüller çivileri iyi bir alternatif olarak ortaya koymaktadır. Cerrahın ve ekibin direkt radyasyona maruz kalması ise tekniğin dezavantajıdır.

    Sonuç olarak kilitli intramedüller çivi uygulaması seçilmiş olgularda ve cerrahi pratik kazanıldığında, daha güvenli ve tercih edilebilecek iyi bir yöntemdir.

    Referanslar

    1. Brug E, Winckler S, Klein W.: Die distale Humerus diaphysenfraktur. Unfallchirurg. 97 (2): 74-77, 1994.

    2. Costa P., Giancechi F., Cavazzuti A., tartaglia I.: Internal and external fixation in complex diaphyseal and metaphyseal fractures of the humerus. Italian Journal of Orthopedics & Traumatology 17 (1): 87-94, 7. 1991.

    3. Demirtaş M., Bektaş U., Ay Ş., Ülkar B., Adıyaman S.: Humerus Cisim Kırımlarının Tedavisinde AO Plağı; Artroplasti ve Artroskopik Cerrahi Dergisi, Vol. 6 No: 11, 4446, 1995.

    4. Heim D., Herkert F., Hess P., Regazzoni P.: Surgical treatment of humeral shaft fractures. The Basel Experience. J. Trauma, Vol. 35, No. 2, 1993.

    5. Packer JW., Foster R., Garcia A., Gratham SA.: The humeral fracture with radial nerve palsy; is exploration warranted? Clin. Orthopaedics, 88: 34-38, 1972.

    6. Ward EF., Savole JL., Hughes JL.: Fractures of the diaphyseal humerus. P. 1177. Skeletal Trauma, WB Sanders Company, 1992.

    7. Ward EF., White JL.: Interlocked intramedullary nailing of the humerus. Orthopaedics 12 (1): 135-41, 1989.